Bin bir umut ile yollara düştün
Yurttan ocağından gurbete göçtün
Gurbetin kahrıyla kocadın çöktün
Aldırmadın babam sen çiçek ektin
Toprağa verdik sevdiklerini
Öğüt bir nasihat dediklerini
İmran köyde yaşar köklerini
Aldırmadın babam sen ağaç diktin
Çınarın kökleri yaştır kurumaz
Bizim içimiz de çürük bulunmaz
Bilirim ki düşmanların uslanmaz
Aldırmadın babam sen kanal açtın
Çocuk yaşta hep elimizden tuttun
Temelli gidince bizi unuttun
Bazen yağmur idin bazen buluttun
Aldırmadın babam şimşekle çaktın
Ter soyu büyüyor ama gurbette
Doğup da büyüyen ölür elbette
Kırmızı karanfil getir sepette
Aldırmadın babam su olup aktın
Altı kardeş idik biz yaşıyoruz
Dört oğlan iki kız bir kalıyoruz
Kem dilleri böyle biz yakıyoruz
Aldırmadın babam ateşler yaktın
Yeşil ovaları terk edip gittin
Sermayeni kurtlar yediler, bittin
Direndin yılmadın zalime yettin
Aldırmadın babam güzel yol yaptın
İki göz odada kalırsın baba
Irgatlıktan kaldı miras bir aba
Yaşıyoruz aç tok vardır bir çaba
Aldırmadın babam bir özlem saçtın
Der Yusuf’um benim çileli anam
Garip değilsiniz duy yiğit babam
Hangi bir cevhere, derde ben yanam
Aldırmadın babam yara bıraktın
…………………Benim babam Mıktad Ter
Yusuf Ter 11.06.2008
Saat 23:43 İsviçre